fotoğraflı şiirler etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
fotoğraflı şiirler etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

2 Mart 2020

Şehitler Tepesi

Şehitler Tepesi

"Şehitler Tepesi”

Girdin de yaban yollara
Sordun mu büyük oyunu
Kalbine gelen o kurşuna
Neden gider de dönmeyiz?

Gün inerken erken
İs duman yanarken geniz
'Kiminiz nişanlı, kiminiz evli';
Doluyor gözlerime birden
Gördüğünüz son gök yeri.

Vardın da dağlara:
Ferhat’la güzeldi dağlar
Bir de bizimle;
Şimdi gider de gelmeyiz.
Ağlar mı sıvasız evler
Sorar mı bizi deniz?

Şerif Erginbay

#idlip #şehitlertepesi

29 Şubat 2020

YURT


yurt

kan ve barut kokusuyla geliyor bahar
gözyaşları kuruyor çiçeklerle bir bir
ölümse akrebin iğnesi gibi değil
bahçe hem yeşil hem tarumar

varsa ki yurt yaşamak için var
ölüm kutsama akıl alır şey değil
çocuklarım düşüyor toprağa bir bir
kan ve barut kokusuyla geliyor bahar

şerif erginbay

 #idlip :(

17 Ocak 2020

KARACIĞAN 1952


KARACIĞAN 1952

Dam aktarıyorduk geçenlerde
Okudum elimdeki kiremiti: Karacığan 1952
“Özür dilerim abi” dedim, usulca koyarken yerine
Baktım ardıma, babam sessizce gülümsemekte, gözleri nemli.


ŞERİF ERGİNBAY

#Karacığan #KaraciganKiremit #Konya #Kiremit #Murtiçi #Akseki #Antalya

25 Ağustos 2019

Gergin Zaman


Gergin Zaman

Kuşluk vakti. Tahta masada sert bir kahve, yarılanmış. Yamacında dağıyla bağ bahçe kıpırtısız baştan sona, bir fotoğraf gibi. Tedirgin dengenin sakinliği ürpertiyor. Zaman gergin. Uçan bir kuş, düşen bir yaprak, sıçrayan bir çekirge, bir tek kurbağanın sesi yetecek ortalığı toz duman etmeye. Dua ediyorum: Oyalan alakarga incirlerin içinde biraz daha!

Şerif Erginbay

Şiir; dip dalgasıdır hayatın. (ş.e.)

#Murtici #Garayıt #Taslica #Gayal #Akseki #Antalya #Erginbay #SerifErginbay > #MehmetBozkurt 1957 #BazokaMemet #Manavgat #turkishpoetry #poem #poets #poetry #turkishpoem

http://erginbay-siirleri.blogspot.com

23 Mayıs 2019

DÖNMEYECEK BİR YOLCUDAN BİZE KALAN


DÖNMEYECEK BİR YOLCUDAN BİZE KALAN

Hüznün de bir türküsü var, bir uzun havası
yankılanır uzaktan; usulca ıslanır yüzün.
Ölüm: O kılıksız acı; bir köy mezarlığında
taş kesilir, borcaklar* çiçek açtığı zaman.

ŞERİF ERGİNBAY

*Borcak:Katırtırnağı.

Şiir; dip dalgasıdır hayatın. (ş.e.)
#Murtici #Taslica Köyü, #Garayit (Kara Hayıt), #Gayal (Kaya Ağılı), #Guzelsu #Toroslar #Tuzaklı #TuzaklıDağı #Akseki #Antalya #Erginbay #SerifErginbay > #MehmetBozkurt 1957 #BazokaMemet #Manavgat #turkishpoetry #poem #poets #poetry #turkishpoem

25 Şubat 2019

Murtiçi


Anadolu'nun birçok köyleri gibi bir köy. Selam olsun dağına taşına, kurduna kuşuna..!
"Nedir ki bir köy? Ötekilere benzer bir köy? Kim bilir, belki de o bunu yanıtlamıştır son anında!" Rene Char

#Murtici #Taslica #Cukurkoy #Pinarbasi #Guzelsu #Gonnet #Hocakoy #Kepez #Fersin #Guclukoy #Manavul #Sivriasar #Golbasi #Devrent #Gokcebel #Aladag #Degirmenci #Ferfil #Zeytintas #Masirlik #Gerekmez #Garayit #Gayal #Tuzakli #Alatepe #Akseki #Antalya #Erginbay #SerifErginbay > #MehmetBozkurt 1957 #BazokaMemet #Manavgat 

9 Şubat 2019

Çerçi

ÇERÇİ

Sanki başka bir dünyadan gelirdi; -çocukluğumuzda
incik boncuk, tarak ayna; ışıldardı yayla tozunda.
Özlüyor insan eski günleri; epey büyüdük gerçi
sen gene de, geç obamızın önünden bir daha çerçi.

ŞERİF ERGİNBAY

#Garayit (Kara Hayıt), #Gayal (Kaya Ağılı), #Murtici #Taslica Köyü, #Guzelsu #Akseki #Antalya #turkishpoetry #poem #poets #poetry #turkishpoem #poetrypictures #poetrycommunity #poetryphotography  #siirsokakta #siir #sanat #edebiyat #instapoem #instapoet #poemoftheday #Erginbay #SerifErginbay > #MehmetBozkurt 1957 #BazokaMemet #Manavgat 


26 Temmuz 2018

Yanarız Ve Yanarız



Yanarız Ve Yanarız

Bir orman yandığında
-Güneşi doğuran ağustosböcekleri korosu
-bulutun rüzgâr düşü, yağmurun dur durak bilmeyen öyküsü
-bizi saran saklayan hayvanlık, kurdun kuşun kör yolculuğu
-dağların kuytuları, koyu gölgeleri, yeraltı göllerinin suskunluğu
-her tepenin ardında gözü yaşlı bir sevgili bırakan ırmakların bıçkınlığı
-çaylarda, derelerde dinmek bilmeyen su perilerinin şarkısı
y o k o l u r.

Bir orman yandığında yanarız, yarınsızız biraz
gözlerimizde küller, alevli taşlar, kızgın kayalarız.
Bir orman yandığında
genzimizde et ve is kokusu.

Şerif Erginbay

25 Temmuz 2018

Dağlaç



DAĞLAÇ


Geceyi tedirgin eden ıssızlık çiy bulutuyla ıslanmış tek bir kibrit çöpü gibi.
Dağların ayak ucunda yapayalnız ışığıyla elektrik direği, murtlara vurur gölgesi.
Ve tek başına bir uzak ay, yarım. Bir de ıslak tütün: Acı düş ekmeği!

ŞERİF ERGİNBAY

10 Nisan 2018

Deadlike / Ölgün


Ölgün

Kışlanın kapısında bir kırmızı bulut
Akşam çeker perdesini, ay kayıp
Yolları hain dağlar, namlular soğuk
Unut masmavi gökleri ey kalbim
Unut denizleri, elindeki gülü unut
Gitsem mi geceyi sabaha bağlayıp
Çiçeği olmaya kayıp bir dağın
Belki yeniden doğmaya
Bambaşka bir çağın bahar aylarında.

Şerif Erginbay

Deadlike

A red cloud on the barrack's door
The night closes it's curtains, the moon is lost
Mountains with malicious roads, barrels are cold
O my heart, forget the bluest skies
Forget the seas, forget the rose in your hand
Should I go, binding the day to the night
To be a flower of a mountain
In an autumn of another time.

Şerif Erginbay

Translation from Turkish to English:  Özlem Bozkurt

4 Nisan 2018

Ayva Çiçekleri



AYVA ÇİÇEKLERİ

Saban toprakta; manzaraya fırça
Yazıda bahar, kimi sağ kimi ölü
Kuşlar toplamakta böcekleri.
Söyle ey alakarga, bu nasıl dünya
Bir yanda mayın tarlası, kan gölü
Bir yanda açar ayva çiçekleri.


ŞERİF ERGİNBAY

5 Ocak 2018



Selin Diliyle

Bazen yağmur; dağların derdini yüklenip yamaçlardan aşağılara
koşar adımlarla sıvazlayıp patikaların hazallarını, önüne katıp
ormanın bağışladıklarını ve tarlaların yumuşak toprağını, kumlarını
çakıllarını; bir türkü söyler: bozbulanık, selin diliyle.

Şerif Erginbay

*Şiir; dip dalgasıdır hayatın. (ş.e.)

15 Nisan 2016

Aşk ve Öfke'den..





Gev Kemiği, -Şairin Ölümü Üstüne-




Gev Kemiği


                 -Şairin Ölümü Üstüne-


“Kuş ölünce Gev Kemiği’ni kırmak gerek”, dedi kadın:
“Değilse sonsuza dek acı çeker.”


Şairi ellerinden tutup yere yatırdı, göğsünün üstüne oturdu, ata biner gibi.
Sonra panter gibi sıçradı, neredeyse çınarın alt dallarına kadar ve bütün gücüyle indi şairin göğsüne: kaburgaları güneşte gevremiş bir sepet gibi çatırtıyla kırıldı.


Son soluğuyla sordu şair: “Neden yalnızca Gev Kemiği’mi kırmadın?”
Kadın: “Eğe kemiklerinden birisi olduğunu gördüm düşümde ama hangisi olduğunu bilmiyorum ki!”


“Yazılacak şiirim kalmadı mı artık?”


Yanıt yerine gölgeli bir gülümseme bıraktı kadın şairin üstüne.


Son duyduğu dalda bir mavi kuş şarkı söylüyordu: gökte yankılanan sesiyle.


Şerif Erginbay


Gelin ve Gölge


























Gelin ve Gölge
Gölge öksüz,
bilinç ışıyınca ucunda orağın.
Gelin güldü
kolay kıldı ölümü.
Yazma düştü sapların arasına,
yokluğa karıştı, soldu orada.
Koruk özgür;
karadut hoşnut asmasından.
Şarap şiire mayalandı. Sirke acıya.
Güneş çıplak,
bilinç ışıyınca ucunda orağın.
Sarı bir gülün ortasında
uyuyakaldı gelin
düşlerin kozasında.


Şerif Erginbay


11 Nisan 2016

HAKAN, BURHAN, EŞARİ


Hakan Yurdakuler, Burhan Barın, Eşari Oran


HAKAN, BURHAN, EŞARİ

Vurulduğunuz o günlerden beri
toprağa verdik bir bir, yüzlerce
zamansız ölen genç bedenleri;
hayatın sizden esirgediğini
şimdi ölüm anlatır belki:
Hakan, Burhan, Eşari..

Birer çiçektir adınız bundan böyle
her dile geldiğinde dünün belleği
açar birden en uzak yıldızlarda bile
rengarenk düşleriyle gençlik günleri:
Hakan, Burhan, Eşari..

ŞERİF ERGİNBAY


30 Mart 2016

Kızıldere




KIZILDERE

Kızıldere; yamaçlara ağan düş bulutu
ve aç bekleyişi düzenbaz ağızların.
Hakikatin taçlanma isteği;
on'larca yüreğin çılgın atılımı kendi duvarlarından.
Son kez soğusun ve gömülsün toprağa diye
ateş alan yiğitliği namluların.
Kızıldere; yarının içinde kanayan dün;
destan, günün kalbine düşen on'lardan.


ŞERİF ERGİNBAY


9 Mart 2016

Dağlık






















Dağlık


Orada
Kalmışım
Üşümüşüm
Acıkmışım
Susamışım.


Orada
Yaslanmışım gecenin duvarına
Kapım bulutlara kadar açık.
Bir çıt sesi bekler gözlerim
Kederimle kendimi vurmak için;
Şehir kan uykusunda, kalbim dağlık.


Orada
Bir çığlık:
Yanmışım
Ölmüşüm
Kalmışım soğuk taşların dibinde,
Bir benim, bir bedenim
Kendi yayını gerip fırlatan varlık…
Silahımda buz gibi bir mermiyim
Kalbim darmadağın bir dağlık.
Kalmışım.


Şerif Erginbay


8 Mart 2016

Dağların Kızı






















Dağların Kızı


O dağdan inerken
omuzunda ağır bıçkısıyla,
ayaklarına kapanır
hazalları ayıklayan patika.


Irmak gizini uğuldar
durağanı sektirir kaya;
o dağdan inerken
omuzunda ağır bıçkısıyla,
ay eskil bir acıyı gömer
kanayan bulutun yarasına.


O dağdan inerken
omuzunda ağır bıçkısıyla,
anlarsın kör olduğunu
gözlerine baktığında.


Şerif Erginbay



3 Ocak 2016

Dallarımda Kar


Dallarımda Kar, Şerif Erginbay



Dallarımda Kar

Gün benim neyimdi, bilemeden geçti yıllar.
Nice bulutlar süzülüp geçti yanağımdan,
köklerimi yanıltmadı toprak;
ah olmasaydı kabuğumdaki bu tanıklıklar.

Gün benim neyimdi, şimdi dallarımda kar;
içimde sakin bir hasret var.

Yolda olduğumu bilirdim, yol benim ikizimdi;
tohum ışırdı yapraklarımın arasından, yol bunu bilirdi.
Kar gizlerimizi vururdu yüzümüze:
aşk aydınlığındaydık o zamanlar.

Dağa boy verdim, açtım kendimi;
yan yana oluşumuza sevindim.
Dilini anladım, dilimle çözüldüm;
mevsimlerin neremizden geçtiğini gördüm.

Sularını dolaştır aynalı patikamdan,
işte terimi sildim.

Hiç anlamasam da olur; gün benim neyimdi,
şimdi dallarımda kar;
içimde sakin bir hasret var.
O kadar..!

Şerif Erginbay